Metobolizma ve Kafein

Bilinenin aksine kafein, yalnızca kahvede değil, enerji içecekleri, kola, çay hatta çikolatada dahi yer alıyor. Fakat yine de en yüksek kafein miktarı kahvede bulunuyor. Tüketilen maddedeki kafein miktarı, maddenin içeriğine ve miktarına göre değişkenlik gösteriyor. Örnek verecek olursak, bir fincan kahvenin içerdiği kafein miktarı, kahvenin cinsine, hazırlanma yöntemine göre değişebiliyor.

Peki içeceklerin kafein miktarları ortalama ne kadar? Gelin bir de buna göz atalım:

Kısa bir süre içinde ince bağırsakta emilen kafein, vücutta dokulara ayrılıyor. Kafein tüketiminden hemen sonra değil de 1 saat sonra etki etmeye başlar. Bu seviyeler 3 ile 5 saat arasında yarıya düşebilir. Kafein yapısının beyin için de faydaları oldukça fazladır. Bu konuda yapılan araştırmalar bu durumu bize göstermektedir.

Yapılan araştırmalarda kafeinin beyin üzerindeki etkileri incelenmiş. Sonuç olarak, yeterli miktarda kafein alınması durumunda ruh halini, dikkati, hafızayı ve genel beyin fonksiyonlarını bir süreliğine de olsa iyileştirebildiği ispatlanmıştır.

Buna ek olarak, kafein temelli yapılan çalışmalar sonucu düzenli kahve tüketen insanların Alzheimer’a yakalanma riskinin yüzde 65, Parkinson’a yakalanma riskinin yüzde 32 -60, tip 2 diyabete yakalanma riskinin de yüzde 23 – 67 oranında daha az olduğu ortaya çıkmıştır. günde 4 fincan kahve ya da fazlasını tüketen insanların intihar etme olasılığının yüzde 53 daha az olduğu da yapılan araştırmalar sonucunda elde edilen diğer bir bulgudur.

Egzersiz performansınızı da doğrudan artıracak olan kafein, spor yapmadan 30 ile 60 dakika önce tüketilebilir. Sade kahve içerseniz L karnitin etkisi gösterir ve yağ yakımınızı hızlandırır.